Genel

Anadolu’da ortaya konan var olma mücadelemiz Kurtuluş Savaşı’nın başarıyla sonuçlanması ve akabinde yeni bir Türk devletinin kurulmasının verdiği heyecanla edebiyatımızda köklü değişiklikler yaşanmış ve yaklaşık 60 yıllık yeni bir edebiyat anlayışı çizgisinde birikim yaşayan edebiyatımız cumhuriyetle birlikte yeni bir kimlik kazanmıştır. Milli olma kavramının önemini fark eden sanatçılarımızla memleketçi bir edebiyat artık tam anlamıyla oluşmuştur. Konuşma ile yazı dili arasındaki fark ...

Türk Dili ve Edebiyatı dersleri ile Dil ve Anlatım derslerinde bu yıl uygulanan uygulama sınavının ölçülmesi istenenlerden biri öğrencilerin konuşma becerisini ölçmektedir. Bu bölümde öğrencilerin; konuya hakimiyet, diksiyon, vurgu ve toplama, jest ve mimik, konuşmadaki etkileyicilik gibi özellikleri ölçülmeye çalışılır. Aşağıda yer alan konuşma konularını uygulama sınavında kullanabilirsiniz. Uygulama Sınavı Konuşma Konuları 1. 10 yıl sonra olmak istediğiniz yeri anlatınız. 2. Okuduğunuz ...

Batı idealizmin kurucusu Platon, varlığı ve dolayısıyla dünyayı, idealar ve görünüşler dünyası olarak iki farklı biçimde ele almıştır. Platon’a göre gerçeklik idealar dünyasıdır.  İnsanın yüzleştiği ve gerçekten zannettiği her şey aslında ideaların birer yansımasıdır ve onlara ait bilgiler doğrulu yani gerçekliği de ideası ile uyuşma ölçütüne bağlıdır. Bu sebeple insanın gözlemlediği, deneyimlediği dünya görünüşler, gölgelerden ibaret olduğunda dolayı bu gözlem ...

Bir diğer adı sufilik olan tasavvuf; insan ile Allah ilişkisini bir bütünlük içerisinde açıklayan, Allah’a ona olan aşk ile ulaşma çabası içeren dini ve felsefi bir düşüncedir. Tasavvufa göre kainatta bulunan tek varlık Allah’ın kendisidir. Allah’ın dışındaki tüm varlıkların onun birer yansımasıdır. Bu düşünce tasavvuftaki vahdet-i vücuddur. Tasavvufa göre insanın amacı bu dünya zevklerinden arınıp Allah’a ulaşmak olmalıdır. Allah’a ulaşmak ...

Karşılıklı etkiletişim halinde bulunan ögeler, belli bir amacı gerçekleştirmeye dönük olup, anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde bir araya gelirlerse buna “sistem” adı verilir. Sistem sürekli olarak işleyen bir yapıya sahip olmak zorundadır.  Eğitim sürecinde belirlenen ve ulaşılmak istenen amaçların, istenen düzeyde gerçekleşebilmesi, bilimsel ve uygulanabilir özelliğe sahip olması için sistem yaklaşımı temel alınıp gerekli çalışmaların yapılması gerekmektedir. Bu çalışmalar sonucu, ...

Eğitim, kültürleme süreci olarak da tanımlanmaktadır. Kültürleme ise kültürel değerlerin aktarımıyla gerçekleşen bir süreçtir. Bireylerin, toplulukların, toplumların birbirine kültürel değerleri aktarabilmesi ise iletişim ile gerçekleşir. İnsanlar varoluşundan itibaren birbirleri ile iletişim yetenekleri sayesinde etkileşimde bulunmuşlar, kültürlerini de bu etkileşim ile aktarabilmişlerdir. Toplumsallaşma sürecinde, kişinin kendisinden önce var olan kuralları öğrenmesi kurallara uygun toplum içerisinde kendine verilen rolü oynaması için iletişim ...