Zihniyet bir dönemin yaşam biçimin, sosyal ve siyasi hayatının esere yansımasıydı. İslamiyet öncesi Türk toplumunun yaşam biçiminin de şiirlere yansıdığını çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bu dönemde Türkler başka milletlerle henüz bir ilişki içerisine girmediğinden milli kalmışlardır.
İslamiyet öncesinde Türklerde yapılan törenler şunlardır:
- Sığır Töreni:
Türkler savaşçı bir topluluktu. Göçebe yaşadıklarından dolayı da avcılık yetenekleri son derece güçlüydü. Bu dönemde avcılık toplumda önemli etkinlikti. Türkler yılın belirli bir tarihinde avcılığı tören haline sokuyorlardı. İşte bu törenlerde şairler hem topluluğa şiirlerini okuyorlar hem de avcıları şiirleriyle coşturuyorlardı. Aynı zamanda bu avlarda başarı gösteren kişileri öven şiirlerde söyleniyordu. Burada söylenen şiirler koşuk olarak adlandırılır.
- Yuğ Törenleri:
Eski Türklerde ölen kişiler için yuğ adı verilen törenler düzenlenirdi. Ölen kişiye saygılarını göstermek için ölen kişinin akrabaları, dostları bu törenlere katılırdı. Bu törenlerde günümüzdeki ağıta benzer şiir türü olan sagular okunuyordu.
- Şölenler:
İslamiyet öncesinde Türkler kabileler halinde yaşıyorlardı. Bu kabileler her yıl kendilerine özel ve dinsel bir bayram olarak görebileceğimiz törenler düzenliyorlardı. Bu törenlerde kurbanlar kesilir, pişirilir ve dağıtılırdı. Bu törenlerde dinsel ağırlıklı şiirler söylenirdi.
İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Şiirlerinin Genel Özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
- Türklerin milli vezni hece ölçüsü kullanılmıştır.
- Nazım birimi dörtlüktür.
- Şiirler kopuz eşliğinde okunuyordu.
- Başka milletlerle ilişki kurulmadığından şiir dilinin sade, şiir biçimlerinin de milli olduğu görülür.
- Uyak, kafiye ve redifler kullanılmıştır.
- Aşk, doğa, kahramanlık, savaş, ölüm gibi konular işlenmiştir.