1825 yılında İstanbul’da doğan Ziya Paşa Tanzimat Edebiyatının önemli sanatçılarının başında gelmektedir. Ziya Paşa’nın asıl adı Abdülhamid Ziyaeddin’dir. Çeşitli memurluk görevlerinde bulunduktan sonra Namık Kemal ile yurt dışına sürgüne gitmek zorunda kaldı.
Ziya Paşa 7 eylül 1868 tarihinde Hürriyet Gazetesinde Şiir ve İnşa makalesini yayımlamıştır. Ziya Paşa Şiir ve İnşa makalesinde Türk edebiyatını ele almıştır. Türk edebiyatının nasıl oluşup geliştiği konusuna değinerek asıl Türk edebiyatının halk edebiyatı olduğunu söyler. Türk edebiyatının Arap ve İran edebiyatlarından ve dilinden etkilendiğini söyleyip halk edebiyatının dilini, hece veznini, deyim ve atasözlerini esas alıyor. Bu nedenle edebiyatımızdaki İran ve Arap etkisini en aza indirip halk edebiyatının özelliklerini geliştirmemiz gerektiğini belirtiyor. Fakat bundan 7 sene sonra 1875 yılında çıkardığı Harabat adlı yapıtında bu fikirlerinden vazgeçtiğini belirtiyor. Harabat adlı yapıtının ön sözünde bizim asıl edebiyatımızın eski edebiyat olduğunu söylüyor. Bu eserinde Türk edebiyatının gelişimini ele alıp Arap ve İran edebiyatlarının etkisiyle şairlerin 16. Ve 17. Yüzyılda özgün ve sağlam bir edebiyat oluşturduklarını belirtiyor. Bu nedenle Ziya Paşa edebi kişilik olarak biraz karışıktır. 3 ciltlik Harabat adlı eserinden sonra eski Türk edebiyatını tekrar canlandırmak isteyen Ziya Paşa ile Namık Kemal’in arası açılıyor. Bundan önce duygu ve düşünce olarak çok iyi anlaşan bu iki sanatçı birbirini eleştirir hale geliyor. Hatta Namık Kemal Ziya Paşa’nın Harabat adlı eserindeki düşüncelerini eleştirmek için Tahrib-i Harabat adlı eleştiri kitabını yazıyor. Bu eserde Türk edebiyatındaki ilk tenkit örneği olarak karşımıza çıkıyor. Ziya Paşa şiirleri Arapça, Farsça ve Türkçe yazmış, bu şiirlerini Harabat adlı eserinde toplamıştır. Ziya Paşa’nın sözleri de günümüzde sevilerek ve sıklıkla kullanılmaktadır.
Ziya Paşa Eserleri
-Zafername (1868, düzyazı şiir)
-Rüya (ölümünden sonra, 1910)
-Veraset Mektupları
-Eş’ar-ı Ziyâ (1880)
-Şiir ve İnşa Makalesi
Defteri Amal (anı)
-Terkîb-i bend
-Harâbât